Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Vahdettin Ertaş, “Gayrimenkul sertifikaları düzenlemesi için Kurulumuz görevlendirilmiştir. Yeni düzenleme, inşallah birkaç gün içerisinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girecek” dedi.

Son güncelleme : 11.07.2016 12:18 Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı  Vahdettin Ertaş, gayrimenkul sertifikaları düzenlemesi için SPK’nın  görevlendirildiğini belirterek, “Yeni düzenleme inşallah birkaç gün içerisinde  Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girecek. Düzenleme ile birlikte kentsel  dönüşümde yeni bir dönem başlayacak.” dedi.

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Ertaş, haziran ayına, piyasalarda  Brexit referandumunun ürettiği belirsizliklerin hakim olduğunu belirtirken,  referandumun İngiltere’nin AB’den ayrılma kararıyla sonuçlanmasının küresel  piyasalarda yüksek volatiliteye, riskli aktiflerde ise sert satışlara neden  olduğunu, bu durumun piyasaları riskten kaçmaya yönlendirdiğini söyledi.

Ertaş, “Şimdi hep birlikte tüm merkez bankalarının likidite  yönetimlerini ve politikalarını tekrar gözden geçirdikleri bir döneme şahitlik  edeceğiz. Bu dönem, aynı zamanda Fed’in faiz artırımlarını erteleyeceği bir dönem  olacak. İngiltere’den bir sermaye çıkışı, hatta küresel şirketlerin merkezlerini  başka bölgelere taşımaları da ihtimaller arasında. Piyasalar henüz şoku  atlatabilmiş değil. Borsalarda 4 trilyon dolara yaklaşan bir düşüş gerçekleşti.  Önümüzdeki günlerde açıklanacak yol haritası ile birlikte volatilitenin azalması  beklenebilir.” diye konuştu.

Söz konusu kararın İngiltere ile sınırlı kalıp kalmayacağı ve  devamının gelip gelmeyeceğinin piyasalar üzerinde baskı oluşturacağını ifade eden  Ertaş, Türkiye açısından bakıldığında da ülkemizin öneminin daha iyi anlaşılacağı  ve İstanbul’un finans merkezi olması konusunda öneminin daha da artacağı bir  döneme girildiğini söyledi.

Ertaş, “Piyasadaki dalgalanmayı en hafif yaşayan ve 1-2 gün içinde  yeniden oylama öncesi rakamlara dönülen ender ülkelerden biri olduk. Bu  performansta hem ülkemizdeki siyasi istikrarın devamı hem de ekonomik  göstergelerimizin güçlü olması en önemli faktör oldu. Bu tablo, önümüzdeki döneme  ilişkin de kuvvetli bir sinyaldir diye değerlendiriyoruz.” şeklinde konuştu.

kentsel donusumde yeni donem basliyor

GAYRİMENKUL SERTİFİKALARINDA SONA DOĞRU

Ertaş, Gayrimenkul Sertifikaları Tebliği üzerinde yürütülen  çalışmalara değinirken, düzenleme için SPK’nın görevlendirildiğini, Çevre ve  Şehircilik Bakanlığı, İller Bankası, Emlak Konut, TOKİ ve Belediyeler Birliği  gibi ilgili bakanlık ve kuruluşlarla konu üzerinde ayrıntılı çalışmalar  yaptıklarını anlattı.

“Yeni düzenleme inşallah birkaç gün içerisinde Resmi Gazete’de  yayımlanarak yürürlüğe girecek” diyen Ertaş, düzenlemenin hayata geçmesi ile  birlikte kentsel dönüşüm amaçlı projelerde hak sahiplerine kendi isteklerine  bağlı olarak gayrimenkul sertifikalarının da verilmesinin önünün açılacağını,  isteyen hak sahibinin sertifika isteyen hak sahibinin sözleşmede belirtilen  binasını alacağını, sertifikalarda geri alım garantisi olacağını ve Borsa’da da  alım satımının mümkün olacağını bildirdi.

Düzenleme ile birlikte kentsel dönüşümde yeni bir dönem başlayacağını  ifade eden Ertaş, sertifika ihraç aşamasına gelinene kadar proje bazında gerekli  izin ve onay süreçlerinin tamamlanması ve hak sahipleri ile gerekli anlaşmaların  yapılmış olması gerektiğini, hazırlıkların tamamlanması ile ihraçların da  başlayacağını söyledi.

‘TEFAS’TA 24 MİLYAR LİRALIK İŞLEM HACMİNİN 11 MİLYAR LİRASI İLK  YARIDA GERÇEKLEŞTİ’

Vahdettin Ertaş, Türkiye Elektronik Fon Alım Satım Platformu’nda  (TEFAS) işlemlerin başladığı 9 Ocak 2015’ten bu yana toplam 24 milyar liralık  işlem hacmine ulaşıldığını, söz konusu rakamın 13 milyar liralık kısmının  2015’te, 11 milyar lirasının ise bu yılın ilk yarısında gerçekleştiğini bildirdi.

TEFAS’ta gerçekleşen işlem hacminde bu yıl önemli miktarda artış  yaşandığını, TEFAS’ın tanınırlığının artmasının işlem miktarına önemli katkı  sağladığını, görsel ve yazılı basında yer almaya devam etmesi halinde TEFAS işlem  hacminin artmaya devam edeceği belirten Ertaş, işlem hacmindeki artış trendinin  devam edeceği beklentisiyle 2016 sonunda bir önceki yılın işlem hacminin iki  katına, 26 milyar liraya ulaşılacağını tahmin ettiklerini söyledi.

Ertaş, “TEFAS’taki işlem hacmi kadar yatırımcılarımızın bu platformdan  ne kazandığı, ne öğrendiği daha önemli. Bu platform sadece bir fon alım satım  platformu değil, aynı zamanda devlet tahvili, altın, dolar, avro, borsa gibi  diğer yatırım alternatiflerinin de getirisini gösteren, fonlara ilişkin, portföy  büyüklüğü, yöneticisi, geçmiş dönem performansı gibi yatırım kararı verilirken  gerekli olan temel verileri içeren bir platform. Bu nedenle yatırımcılarımızın bu  siteyi kullanarak daha bilinçli tercih yapmaları mümkün diyoruz ve tavsiye  ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) TEFAS’ı olarak tabir edilen  platforma da değinen Ertaş, projenin hayata geçmesi ile TEFAS’ın yatırımcılara  sağladığı tüm fonlara erişim kolaylığının BES katılımcılarına da sunulacağını,  proje ile ilgili gerek düzenleme gerekse işleyişe ilişkin esaslar üzerinde  çalışmaların devam ettiğini, otomatik katılım ile ilgili çalışmaların  sonuçlanması ile birlikte bu projenin de hızlanacağını bildirdi.

‘TÜRKİYE’DE ELDE TUTMA SÜRELERİ, YABANCI YATIRIMCILARIN ELDE TUTMA SÜRELERİNE YAKLAŞACAK’

Ertaş, bireysel emeklilik fonlarının, menkul kıymet yatırım fonlarına  göre daha uzun vadeli yatırım projeksiyonuna sahip ve diğer yatırım fonlarına  kıyasla daha az giriş-çıkış işleminin gerçekleştiği yatırım araçları olduğunu  belirterek, “Örneğin, menkul kıymet yatırım fonlarının portföylerinde yer alan  ortaklık payı oranı yaklaşık yüzde 5 iken, bu oran emeklilik yatırım fonlarında  yüzde 12 civarında. Otomatik katılım düzenlemesi ile uzun vadeli kaynaklar daha  da artacak ve pay piyasasında elde tutma vadeleri de uzayacaktır. Bu gelişme  piyasaların derinleşmesine ve volatilitenin azalmasına da imkan sağlayacaktır.” dedi.

Bireysel yatırımcılarda elde tutma süresinin 3 gün, BES dahil tüm  yerli yatırımcılarda yaklaşık bir ay, yabancı yatırımcılarda ise yaklaşık 11 ay  olduğunu bildiren Ertaş, BES’in ortalama elde tutma süresini uzatmasına  katkısının bu rakamlarda görüldüğünü, otomatik katılımın devreye alınması ile  birlikte Türkiye’de de elde tutma sürelerinin yabancı yatırımcıların elde tutma  sürelerine yaklaşacağını bildirdi.

‘KISA VADEDE SEKTÖRDE BİRÇOK BAŞARILI UYGULAMA OLACAK’

SPK Başkanı Ertaş, son dönemde kurumsal yatırımcıları sermaye  piyasalarına kazandırmak ve mevcut kolektif yatırım araçlarını daha cazip hale  getirmek amacıyla Avrupa Birliği (AB) düzenlemelerini de dikkate alarak birçok  düzenleme yaptıklarını söyledi.

Bankalar ve aracı kurumlar tarafından gerçekleştirilen yatırım fonu  kuruculuğunun portföy yönetim şirketlerine devredildiğini, böylece sektöre yeni  yerli ve küresel yatırımcıların girişinin önünün açıldığını, portföy yönetim  şirketlerinin hizmet verdiği müşterilerin varlıklarının SPK tarafından  yetkilendirilmiş bir portföy saklama kuruluşunda saklanmasının zorunlu  kılındığını anlatan Ertaş, yatırımcı varlıklarının korunmasının en üst düzeyde  sağlanarak yatırımcı güveninde artış sağlandığını kaydetti.

Eskiden portföylere dahil edilemeyen veya sınırlı bir şekilde dahil  edilebilen bazı yatırım araçlarına esnek koşullarda yatırım yapılabilmesinin  önünü açtıklarını belirten Ertaş, “Kısa vadede sektörde birçok başarılı  uygulamanın olacağını, bu başarı hikayelerinin kolektif yatırım araçlarına olan  ilgiyi daha da artıracağı bir dönemin içindeyiz.” dedi.

2013 yılında yürürlüğe giren devlet katkısı düzenlemesi ile BES’te yer  alan katılımcı sayısının bugüne kadar yaklaşık 3 milyon artarken, toplamda 6,3  milyona, emeklilik yatırım fonlarının toplam değerinin ise yaklaşık 30 milyar  lira artarak 54 milyar liraya ulaştığını aktaran Ertaş, bu dönemde gayrimenkul  yatırım fonu ve girişim sermayesi yatırım fonu gibi iki yeni aracın  yatırımcıların kullanımına sunulduğunu, mevcut durumda 9 gayrimenkul yatırım fonu  ve 1 girişim sermayesi yatırım fonunun kuruluş işlemlerinin tamamlandığını,  önümüzdeki dönemde bu sayının hızla artacağını düşündüklerini kaydetti.

Ertaş, kurumsal yönetim ilkelerine büyük önem verdiklerini ifade  ederek, “Büyük, küçük her şirket için kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Ülkemizde aile  şirketi yapısı yoğun olarak karşılaşılan bir durumdur. Kurumsal yönetim  ilkelerinin uygulanması reform niteliğinde bir değişiklik olduğundan, aile  şirketlerince benimsenmesi biraz zaman alacaktır. BIST Kurumsal Yönetim  Endeksi’nde mevcut durumda 50 şirket yer almaktadır. Borsa İstanbul’da 413  şirketin sadece 50’si Kurumsal Yönetim Endeksi’nde. Dolayısıyla kurumsal yönetim  uygulamalarında daha gidilecek çok yolumuz var.” şeklinde konuştu.

‘FİNANSMAN GİDERLERİNİN FAALİYET KARINA ORANI DÜNYA ORTALAMALARINA GÖRE OLDUKÇA YÜKSEK’

Vahdettin Ertaş, İstanbul Sanayi Odasının (İSO) “Türkiye’nin 500 Büyük  Sanayi Kuruluşu Araştırması” sonuçlarına değinirken, “Kazanılan 44 milyar lira  karın 28 milyar lirası, yani yüzde 63,4’ü finansman gideri. Diğer bir deyişle,  sanayi kazandığının yüzde 63’ünü finansmana harcıyor. Bu kaynakların Ar-Ge’ye  aktarılması gerekirken, zorunluluklar bu büyük kaynağı finansmana yönlendiriyor.  Bu kabul edilebilir bir durum değil. Finansman giderlerinin faaliyet karına oranı  dünya ortalamalarına göre oldukça yüksek. Şirketlerimizin faiz yüklerinin  azaltılması gerekiyor. Bu, bir yandan faiz oranlarında düşüş ile diğer yandan da  şirketlerin kredi yerine halka açılarak öz kaynakla finansmana yönelmeleri ile  çözülecek bir konudur” diye konuştu.

0